PARA MI LAZIM AHLAK MI?




PARA MI LAZIM   AHLAK MI?
Bize para mı lazım, ahlak mı?
Bu sloganı geçen gün bir TV kanalında haberlerde sunucudan alıntıladım. Tabi ki alıntıladığınız bir duruma da kayıtsız kalamıyorsunuz ve onu yorumlama gereği duyuyorsunuz. Belki de bu durum bir gazetecilik sorumluluğudur.
Tabi ki parasız hayat olmaz ama ahlaksız hayat hiç mi hiç olmaz! 
Hepiniz hatırlayacaksınız geçtiğimiz günlerde Antalya’da meydana gelmişti bu olay. Turistlere bardağı iki yüz TL olan nar suyunu bin iki yüz TL ye satan büfeden şikayetçi olan turistler, ülkede fahiş fiyatlara satılan ürünler nedeniyle kötü imaj bırakıyor ve bu durumu gören turistler ülkemize gelmez oluyorlar.
İşte o an o yukarıdaki soruyu sormadan edemiyorsunuz: Bize para mı lazım ahlak mı? diye.
Tabi ki öncelikli olarak ahlak lazım. Ahlaklı davrandığınız sürece para size bir şekilde gelecektir. Para kazanılır ama ahlaklı para kazanmak daha kutsal olur. Gerçi bu örnekleri daha da çoğaltmamız mümkündür. Taksicilerin zaman zaman fahiş fiyatlar almalarını, otellerin, yemek yerlerinin, eğlence mekanlarının fahiş fiyatlar alması ya da istemesi sonucu yerli turist de dahil olmak üzere yabancı turistin iyice ülkemizden uzaklaşmaya başladığını görmekte ve gözlemlemekteyiz.
Yerli turistlerin dahi ülkemiz tatil beldelerini değil de yabancı ülke tatil beldelerini tercih etmelerinin nedeni de yine ahlaksızca uygulanan fahiş fiyatlar üzerinden olmasıdır. Yoksa adam neden sınırları aşıp ta Yunan Adaları’nı tercih etsinler ki?
Rota Yunanistan
Bir suyun iki yakası Yunanistan ve Türkiye. Yine bir TV kanalında fiyat araştırması yayınlandı. Türkiye’de iki yüz lira olan bir yiyecek Yunanistan’da kırk liraya denk geliyor. Bunu gören Türk vatandaşı doğal olarak daha çok ilgi gördüğü ve ucuza hizmet aldığı ülkeye yöneliyor. Bizim esnafımız da müşteri yokluğundan yanıp kavruluyor. Kardeşim sen öncelikle en azından kendi vatandaşını elinde tutmayı başar ki, müşterisiz kalmayasın.
Devlet eliyle fahiş fiyat
Ya çıkarılan yurt dışı çıkış harcına ne demeli? Elli lira alınan yurt dışı harcını sen devlet eliyle vatandaşına beş yüz liraya veriyorsun. Sonra da ahlaktan, doğruluktan vs. bahsediyorsun. Bu da ayrıca devlet eliyle fırsatçılık değil de nedir? E sen böyle davranırsan, adam da doğal olarak iki yüz liralık nar suyunu bin iki yüz liraya satar. E satarsınız da ne olur? Otelleriniz, yemek yerleriniz, tatil ve eğlence yerleriniz boş kalır. Garibim çalışan kesim dar gelirli vatandaş ta bu kez evine ekmek götüremez olur. Devletin öncelikli görevi piyasa denetimlerini sıkılaştırması ve fahiş fiyatları kamu dahil serbest piyasada önlemek olmalıdır.
Ne yapmalıyız?
Yoksa geçmişte en ucuz ülke Türkiye diye koşa koşa gelen yerli ve yabancı turist neden rotasını Yunan Adaları’na çevirsin ki? O halde önce ahlaklı olmayı, ahlaklı ticaret yapmayı öğreneceğiz. Sonrasında da para kazanacağız. 
Yani bize öncelikle para lazım değil, ahlak lazım!
Ahlaksızca kazanılan paradan kimseye hayır gelmez. 
Bir Anadolu sözü vardır: Haydan gelen huya gider, diye.
Yaşar GELER

MEHMET ALİ ARSLAN İMPARATOR GAZETESİ Çok okunan Bir Gazete
Daha yeni Daha eski

İletişim Formu