Fakir YILMAZ: Ahır ’da vergi levhası var mı?
Birinci gelir kaynağı olan hayvancılığın gün geçtikçe değer kaybettiğini belirtip, ama öyle yada böyle bu işten bir türlü vaz geçemeyen köylülerin yetiştirdikleri kurbanlıklar kent piyasasına ve İstanbul başta olmak üzere gurbete çıkmaya her zaman devam eder.
Ve atadan dededen kalma yöntemlerle çürük gontlarla, taş sallarla örtülü toprakla kaplı ahırlarda yetiştirilmeye devam eden hayvanlarının para etmediğinden yakınıp, kış gelmeden elindeki hayvanı satma telaşında olan aynı hayvan yetiştiricilerinden olan memleketlim tüccar kurban aylarında her yıl ortalama 50 bin büyükbaş hayvanı başta İstanbul’a olmak üzere bir çok kente kurbanlık olarak sevk ettiği bilinirken, bu sayının sadece Ardahan merkezde olduğunu, ilçeleri de kattığınızda bunun 100 ile 150 bini bulduğunu unutmamak gerekir..
İşte burada sormak ve de irdelemek gerekir..
Evet zor bir meslek olan ve olmazsa olmaz olan hayvancığı yapanların vergi vermeyi bırakın, üzerine her seçim döneminde ya silinen ya da ötelenen birçok destekler, teşvikler aldığını, ama buna rağmen dün kurulan İsrail ile yarışamadığı, Hollandalıya yetişemediği, İngiltere'ye yaklaşamadığını başta buzağı ölümlerinin önüne geçemeyen tarım bakanlığı, müdürlükleri olmak üzere hepimiz iyi biliyoruz..
Ama ben burayı es geçip, asıl önemli olan noktaya parmak basmak istiyorum..
Ahıra vergi levhası asmadan hayvan yetiştiriciliği yapanların ve bu işten para kazananların şu son 20 yıl içinde il dışına sevk ettikleri hayvanlardan elde edecekleri geliri getirip, Ardahan’a mı yatırım yaptılar, yoksa ‘İstanbul/Esenyurt’ta, İzmir’deki oğluma bir kat daha çıkayım’ düşüncesi ile mi harcadılar?..
Yoksa Ardahan'da yapılan TOKİ konutları başta olmak üzere her inşaata temel atılmadan ortaklar mı? Belki de Müteahhit oldular!.. işin asıl önemli noktası burası..
Çünkü bugüne kadar burada kazandığını, başka illere götürüp yatıran, sonra da dönüp, ‘Bu memlekette niye yatırım yok? Burada kazanan başka yere götürüyor’ diyenlerin başını ünlü, ünsüz hayvan yetiştiricisi köylülerimiz olduğunu iyi biliyorum..
Evet, "Sadece 5'li çetenin siliyorlar" denen verginin levhasının olup, olmadığını merak ettiğim, sgk'sı olmayan Afgan, Azeri çobanı çok seven üstüne de tanesi milyonluk olan Kurbanlıklarının otladığı meralardaki çiçekleri çok seven Kafkas arısının balını da beleşten paraya çevirip, tadan ünlü, ünsüz hayvan yetiştiricisi, zavallı (!) köylümüz kazanırken kaç TL. vergi verir acaba? Yani kendisine efendi dedirttikleri için 'Ağanın şeyinin üzerine şey yapılmaz mı?' derler..
İmparator Gazetesİ sosyal medyada